Genel Ticaret Sistemi’ne (GTS) nazaran, Türkiye’nin ihracatı haziranda geçen yılın tıpkı ayına kıyasla yüzde 18,5 artarak 23 milyar 395 milyon dolar, ithalatı da yüzde 39,6 yükselişle 31 milyar 555 milyon dolar oldu. Dış ticaret açığı yüzde 184,3 artışla 8 milyar 161 milyon dolar olarak hesaplandı.
Mayıs ayında ihracat 19 milyar dolar, ithalat ise 29,7 milyar dolar düzeyinde kaydedildi. Mayıs ayında dış ticaret açığı 10,7 milyar dolar olarak gerçekleşmişti.
Ocak-haziran dönemi
GTS kapsamında ocak-haziran devrinde geçen yılın birebir periyoduna nazaran ihracat yüzde 20 artarak 125 milyar 864 milyon dolar, ithalat yüzde 40,6 artarak 177 milyar 230 milyon dolar, dış ticaret hacmi de yüzde 31,2 yükselerek 303 milyar 94 milyon dolar oldu.
Söz konusu periyotta, dış ticaret açığı ise yüzde 142,5 artışla 51 milyar 367 milyon doları buldu. İhracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 71 olarak hesaplandı.
Açığın nedeni güç fiyatları mı?
YORUM: İhracatta muvaffakiyet cari açık kapatmaz
Türkiye’yi bekleyen en büyük meselelerden biri önümüzdeki 12 ayda $40-50 milyar ortasında seyretmesi beklenen cari açık. Bu devirde turizm gelirleri en azamisinden (brüt olarak) $30 milyara varır. Yani, yaz aylarında dahi cari istikrar artıya dönmez, TL üstündeki baskılar devam eder.
Enerji fiyatları küresel resesyon korkuları ile bir ölçü gerilese de, Rusya’ya koyulan yaptırımlar yürürlükte kaldıkça yüksek seyrederek, ithalat faturasını artıracak. Yeni bilgiler AB’nin gitgide yavaşladığını gösterirken, kış aylarında patlak vermesi beklenen Rus doğal gazı kıtlığı resesyona neden olur. Bir öteki deyişle, ihracatın yılın ikinci yarısında daha zayıf performans göstermesi kelam konusu.
TCMB’nin kullanılabilir FX rezervleri $30 milyar civarında öngörülüyor. BBDK kararına karşın, şirketlerden gözle görünür bir döviz satışı gelmedi. Bireysellerin döviz talebi sürüyor. %11 civarında seyreden Eurobond getirileri ve bir kere daha 850 baz puan yaklaşan CDS primleri, ticaretten kaynaklanmayan dış borçların çevrilmesini çok güçleştiriyor.
Yukarda çizdiğimiz görünümde, Türkiye kış aylarından itibaren bir ödemeler istikrarı ıstırabı, yani dış sermaye eksikliği yaşayacak. Görülebilir tek deva, iç talebi kısarak ithalatı azaltmak. Ama, bu tahlil de Erdoğan ve AKP-MHP oylarını vurur.
Acaba, BDDK kararıyla bir kur şokunu ucuz atlattık, ancak daha sırada bir dizi çetin imtihan var desek, yanlış mı olur?
Emre Balıca yazdı: $6 milyarlık jelibon rezervi
Güldem Atabay: Bugün yediğin hurmalar gün gelir kesinlikle tırmalar
Ticaret Bakanlığı: İhracatta rekor ithalatta da rekorun yanında eriyor
