Biden, Washington Post gazetesi için “Suudi Arabistan’a neden gidiyorum” başlıklı bir makale kaleme aldı.
13-16 Temmuz tarihlerinde İsrail, Batı Şeria ve Suudi Arabistan’a gerçekleştireceği ziyaretin hem bölge hem de ABD’nin çıkarları için değerli olduğuna işaret eden Biden, “Gelecek hafta, Amerika’nın bölgedeki bağlantısı açısından daha umut vadeden bir periyodu başlatmak için Orta Doğu’ya gideceğim.” tabirini kullandı.
Biden, daha inançlı bir Orta Doğu’nun birçok hususta Amerika’nın çıkarına olduğuna işaret ederek, bu ziyaretinde amaçlara ulaşılması için ağır bir diplomasi yürüteceğini ve yüz yüze görüşmeler yapacağını kaydetti.
Şu anda ziyaret edeceği Orta Doğu’nun 18 ay evvel misyona geldiği dönemdekinden çok daha istikrarlı ve inançlı olduğunu kaydeden Biden, evvelki Lider Donald Trump’ın İran ile nükleer mutabakattan çekilmesinin, bu ülkenin nükleer çalışmalarını artırmasına yol açtığını ve İran’ı bu muahedeye geri döndürmek için diplomatik çalışmalarını sürdüreceklerini kaydetti.
BİDEN MAKSADININ SUUDİ ARABİSTAN İLE ALAKALARI KOPARMAK OLMADIĞINI BELİRTTİ
Biden, Suudi Arabistan konusunda da “açık senet” siyasetini bitirdiklerini kaydederek, gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetine ait istihbarat raporunu yayımladıklarını ve bu mevzuda 76 bireye yaptırım uyguladıklarını anımsattı.
Suudi Arabistan’ın şu anda Yemen’deki ateşkese dayanak verdiğini ve OPEC üreticileri ile petrol piyasalarının stabil kalması için çalıştığını belirterek, “En başından beri benim maksadım 80 yılık stratejik ortağımız olan bir ülke (Suudi Arabistan) ile alakalara yine istikamet vermekti, bu münasebetleri koparmak değildi.” değerlendirmesinde bulundu.
Biden, bu ziyaretine birçok kişinin karşı çıktığını bildiğini ve insan haklarının her vakit hem İsrail’de hem Batı Şeria’da hem de Suudi Arabistan’da gündeminde olacağını kaydederek, şu tabirleri kullandı:
“Başkan olarak, ülkemizi güçle ve inançlı tutmak benim işim. Rusya’nın saldırganlığına karşı durmalıyız, kendimizi Çin ile gayret için en düzgün yere konumlandırmalıyız, tüm dünya için daha çok istikrar ismine çalışmalıyız. Bunların hepsini yapabilmek için bu çıktılara katkıda bulunabilecek ülkeler ile direkt çalışmalıyız. Suudi Arabistan bu ülkelerden birisi. Cuma günü Suudi önderler ile görüştüğümde benim maksadım ortak çıkar ve sorumluluklara dayalı stratejik ortaklığımızı güçlendirmek olacak”
BİDEN BÖLGENİN PROBLEMLERİNE DEĞİNECEK
Biden, kendisinin cuma günü İsrail’den Cidde’ye uçakla seyahat eden birinci lider olacağını olacağını kaydederek, bu seyahatin İsrail ile Arap dünyası ortasında alakaların düzeltilmesinin bir sembolü olacağını belirtti.
Orta Doğu’da İran’ın nükleer programı, Suriye iç savaşı, besin güvenliği krizi, terör, Irak, Libya ve Lübnan’daki siyasi sıkıntılar ve insan hakları üzere sıkıntıların hala olduğuna işaret eden Biden, ziyaretinde bu mevzularda ilerleme kaydedilmesinin değerini anlatacağını aktardı.
Biden, Orta Doğu’daki istikrar ve güvenliğin artırılmasını umduğunu da belirterek, “Gelecek hafta, 11 Eylül taarruzlarından bu yana bölgede çatışma vazifesinde bir ABD askeri olmadan Orta Doğu’yu ziyaret eden birinci lider olacağım. Bu durumu bu türlü müdafaayı amaçlıyorum.” kelamlarıyla makalesine son verdi.
