Microsoft CEO’su Satya Nadella, işyerlerinin pandemi öncesi çalışma alışkanlıklarına geri dönme ihtimalinin düşük olması nedeniyle çalışanlar ve yöneticiler ortasındaki bu uyuşmazlığın çözülmesi gerektiğini söyledi.
YÖNETİCİLERİN BEKLENTİLERİ İLE ÇALIŞANLARIN HİSLERİ ORTASINDA KOPUKLUK VAR
Nadella, “Üretkenlik paranoyası olarak tanımladığımız şeyi aşmamız gerekiyor, zira sahip olduğumuz tüm bilgiler, çalışanların yüzde 80’inden fazlasının kendilerini evdeyken çok üretken hissettiklerini gösteriyor. Lakin, bu durum yöneticilerin beklentileri ile çalışanların hissettikleri ortasında gerçek bir kopukluk olduğu manasına geliyor” diye konuştu.
Bununla birlikte hem Nadella hem de Microsoft’un sahibi olduğu LinkedIn’in CEO’su Ryan Roslansky, patronların tahminen de tarihteki en büyük çalışma sistemindeki değişimle boğuştuğunu açıkladı.
LinkedIn’de paylaşılan büsbütün uzaktan işlerin sayısı pandemi sırasında arttı,. lakin Roslansky, son vakitlerde bu tıp ilanların düştüğünü söyledi.
BBC’ye konuşan Roslansky, LinkedIn’de yayınlanan yaklaşık 15 milyon iş ilanının yüzde 2’sinin pandemi öncesinde uzaktan çalışmayı içerdiğini söyledi. Birkaç ay evvel bu oran yüzde 20 iken, bu ay yüzde 15’e düştü.
Öte yandan, patronlar pandemi sırasında işçisi işe almak, heveslendirmek ve elde tutmak için daha çok çaba etmek zorunda kaldı. adella bu durumun Microsoft’un kendisini de içerdiğini belirterek, “Salgın sırasında Microsoft’a katılan 70 bin kişi vardı. Ve artık bir sonraki evreyi düşündüğümüzde, onlara tekrar güç vermemiz ve toplumsal temas kurmalarına yardımcı olmamız gerekiyor” dedi.
Microsoft dışındaki şirketler de pandemi sonrasında çalışanlar da olağan hayata döndürmekte zorlandı. Apple’ın Eylül ayından itibaren haftada üç gün ofise dönme davetlerine karşı direnç varken, Tesla’nın CEO’su Elon Musk ofiste haftada 40 saat talep ederek buna uymanları işten çıkaracağını bildirdi.
Z NESLİ 2 KAT DAHA FAZLA İŞ DEĞİŞTİRİYOR
Pandeminin başlangıcından bu yana gibisi görülmemiş sayıda insan da iş değiştirdi. Microsoft’un “büyük değişiklik” olarak isimlendirdiği bu olayda, bilhassa 1997’den sonra doğan (Z Nesli olarak adlandırılan) çalışanların iş değiştirme mümkünlüğünün neredeyse iki kat fazla olduğu görüldü.
Roslansky’e nazaran 2030 yılına kadar Z nesli tüm iş gücünün yaklaşık yüzde 30’unu oluşturacak ve bu nedenle yöneticilerin onları anlaması gerekiyor.
